19 Ağustos 2015 Çarşamba

17 Ağustos 1999 yılında yaşanan ve milyonlarca insanın evsiz kalmasına neden olan Marmara depreminin üzerinden 16 yıl geçti. Ancak yıkılan yüzlerce ev ve kaybedilen binlerce hayata rağmen zorunlu Deprem sigortasının önemi istenilen düzeyde anlaşılamadı. Doğal Afet Sigortaları Kurumu'nun (Dask) verilerine göre Türkiye'deki her 10 konuttan 6'sında zorunlu Deprem Sigortası yok.

Zorunlu Deprem Sigortası 2000'de başladı

Zorunlu Deprem Sigortası uygulamasının başladığı 27 Eylül 2000'den itibaren toplumda sigorta bilincini artırmak için çok sayıda kampanya düzenlendi. Sektördeki uzmanlar, bütün bu kampanyalara rağmen sigortalılık oranının istenilen düzeyde olmadığını belirtiyor. Dask verilerine göre, ülkede Konut sayısı 17,7 milyon, Sigortalı Konut sayısı 7,1 milyon, sigortalılık oranı ise yüzde 40,4 düzeyinde.

Marmara Bölgesi'nde yaşayanlar daha bilinçli

Sigortalı konutların bölgelere göre dağılımına bakıldığında en yüksek sigortalılık oranın Marmara Bölgesi'nde olduğu ortaya çıkıyor. Marmara Bölgesi'ndeki sigortalılık oranı yüzde 50,5. Bu bölgeyi yüzde 40 ile İç anadolu Bölgesi, yüzde 36,6 ile Ege Bölgesi, yüzde 35,5 ile Akdeniz Bölgesi, yüzde 31,7 ile Karadeniz Bölgesi, yüzde 28,9 ile de Doğu Anadolu Bölgesi izliyor. En düşük sigortalılık oranı ise yüzde 26,3 oranlan Güney Doğu Anadolu Bölgesi'nde.

İstanbul’da sigortalı konut oranı yüzde 50

Türkiye'de uygulanan zorunlu Deprem Sigortası sisteminin dünyaya örnek olduğunu söyleyen DASK Koordinatörü İsmet Güngör, sigortada 7 milyon poliçeyi geçtiklerini ve yüzde 40,4 sigortalılık oranına ulaştıklarını belirtti. Güngör, "Bu oranı çok önemsiyoruz. Hele ki il bazında baktığımızda, İstanbul gibi büyük bir metropolde yüzde 50'lere ulaştık. Sistemin ilk başladığı yılları düşündüğümüzde, geldiğimiz noktayı çok olumlu buluyorum" dedi.

Türkiye deprem tehdidi altında

Deprem sigortasının gerekli olma nedenini de anlatan Güngör, Türkiye'nin yüzde 96'sının deprem tehdidi altında olduğunu ifade etti. İsmet Güngör, bunun yüksek bir oran olduğuna dikkati çekerek, herkesin bir gün büyük bir deprem olacak gibi hazırlığını yapması gerektiğini ifade etti.

'Büyük deprem gerçeği unutulmamalı'

Türkiye'de yaşanacak büyük bir depremin ekonomik kayıplarının son derece büyük olacağının altını çizen Güngör; "Devlet, sosyal devlet olması gereğiyle küçük depremlerde hasarı olan vatandaşının, sigortalı olup olmadığına bakmaksızın yardım elini uzatır ve bizim devletimiz bu güce elbette sahip. Buna karşın, herkesin bir gün büyük bir deprem olabileceği gerçeğini unutmaması gerekir. Herkesin olası bir afette yaşayabileceği ekonomik kaybı için önceden tedbirini alması lazım ve bunun için en güzel tedbir zorunlu deprem sigortasıdır" diye konuştu.

Yorumlar

Diğer Haberler

CRF Gıda İnşaat’a 3 ay geçici konkordato süresi!
Diyarbakır Asliye Ticaret Mahkemesi, CRF Gıda İnşaat Turizm Tekstil Tarım Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne üç ay süreyle geçici konkordato mühleti tanıdı.
Yatırımcıların gözü faiz indiriminde! Faizlerin düşmesi konut piyasasını nasıl etkileyecek? 
Faiz indirimi beklentisi, gayrimenkul sektöründe de hareketlilik yaratmaya hazırlanıyor. Parcel Estates CEO’su Özden Çimen, faiz oranlarındaki olası düşüşün konut piyasasında yaratacağı etkileri değerlendirdi.
Aydın Plastik Ambalaj'ın konkordato talebi reddedildi!
Tekirdağ'da faaliyet gösteren Aydın Plastik Ambalaj Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin konkordato talebi reddedildi.
Prof. Dr. Osman Bektaş: İstanbul'da meydana gelen 3.8 şiddetindeki deprem artçı değil! 
AFAD'dan yapılan açıklamada Marmara Denizi'nde Silivri açıklarında saat 14:24'te 3.8 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Depremin ardından deprem uzmanı Prof. Dr. Osman Bektaş kritik açıklamalarda bulundu. 
Doybalak Tarım'ın konkordato tasdik talebi kabul edildi! 
Aksaray, Eskil'de hırdavat, un, gübre, yem, hayvan vitaminleri ve bir çok ürün satışı yapan Doybalak Tarım'ın konkordato tasdik talebi kabul edildi.